Hafif mi Ağır mı

Deneyimsel Tasarım Öğretisi

Hafif mi Ağır mı 

“İyi” Olabilmek

- Ne iyi müşterisiniz, keşke her müşterimiz sizin gibi olsa!

Ayşe ve Halime birbirine bakıp gülüştüler. Gittikleri giyim mağazasında, baktıkları ürünleri katlayıp yerine koymuşlardı. Dükkan sahibini rahatsız etmeden ihtiyaçlarını almışlar ayrılırken de neşeyle ve övgülerle uğurlanmışlardı. 

Aslında bu durum Ayşe’nin hayatının özetiydi. O, gittiği hiçbir yere ağır gelmezdi. İhtiyaç gidermeye çalışır, başkalarını düşünerek hareket ederdi. Şimdi kuzenine bir haftalık kafa dinlemeye gelmişti. Onun zorlandığı konular neresi ise oraya bilinç verip destek olmak niyetindeydi. Kuzeni giyim kuşam konusunda kendisinden destek istemişti. Şimdi birlikte alışverişe çıkmışlardı. Halime, Ayşe ablasını hayranlıkla izliyordu. Neşesini, kibarlığını ve diğer olumlu davranışlarını  örnek alıyordu. 

- Çok güzel eşyalar aldık, hem de çok uygun fiyata, çok teşekkür ederim. 

- Ne demek canım benim, her zaman seve seve... Hem senin sayende şehri de görmüş oldum.

- Böyle olur mu ablacım, seni şehrin özel yerlerine de götürmek isterim. Ünlü bir restoranı var mesela oraya da gidelim.

- Sen öğrencisin yavrum, masraf etmeyelim, ben sana güzel yemekler yaparım, parmaklarını yersin!

- Zaten insanlara destek olma ve ihtiyaç giderme konusunda senin üstüne yok! Bakıyorum hep yüzün gülüyor, herkes senden keyif alıyor. Bunu nasıl başarıyorsun?

- Ay canım, o senin güzelliğin. Hadi şu köşede oturup biraz dinlenelim, sana limonata ısmarlayayım. 

Geliyor Gelmekte Olan

Ayşe ve Halime limonatalarını içerken telefon çaldı. Arayan Ayşe’nin kız kardeşi Selma idi. “Gitmişsin bana haber vermemişsin, aşkolsun, beni neden çağırmadın?” diye serzenişte bulundu. Sonrasında çocuklardan bunaldığını, biraz kafa dinlemenin ona iyi geleceğinden bahsetti. Halime, ikinci kuzenini davet etmek zorunda hissetti ve “Ablacığım buyur sen de gel.” dedi. Selma ise sevinçle “Aa tamam o zaman akşam otobüsü ile sizdeyim!” diyerek telefonu kapattı. Ayşe ve Halime o an göz göze gelip sessizleşirler. Çünkü ikisi de başlarına ne geleceğini bilmektedir.

Deneyimsel Tasarım Öğretisi

Akşam yemeğe Selma’yı beklerler Selma sürekli arayıp otobüsten şikayet etmektedir. Selma’nın her şeye olumsuz bakan bir yanı vardır. Gezdiği yerde musibet habercisi gibidir. Nitekim otobüs yolda kalır ve gecikir. Selma’nın eve gelişi geceyi bulur. Ayşe ve Halime uykusuz bir geceden sonra sabah kalkmış kahvaltı hazırlarken Selma uyumaya devam etmektedir. Öğleye doğru şikayetle uyanır. 

- Neydi o gece yaşadıklarım ya? Size gelmek ne kadar zormuş! Bilseydim hiç bu kadar yorulmazdım… 

- Hoş geldin ablacığım, kahvaltı hazır seni bekliyoruz. 

- Dün neler aldınız gösterin bakalım! Beni gezdirmeni istiyorum, neticede bu şehre ilk defa geliyorum. Neleri meşhur? Nerelerde yemek yiyebiliriz? Hamama da gider miyiz? 

Selma henüz şehre varmadan bir sürü tüketim planları yapmıştır. Etrafındaki insanların ne kadar yorulduğu, ev sahibinin maddi manevi hangi durumda olduğu çok da önemli değildir. Varsa yoksa kendisi, hayırsız eşi ve çocuklarıdır. Yıllardır aynı konulardan şikayet eder durur. 

Ayşe kahvaltı sofrasını toplarken bu iki kız kardeşi düşündü. Biri gittiği yerde hafif, ilişkilerinde canlı, olumlu ve güler yüzlü, diğeri abla olmasına rağmen tam tersi. 

Deneyimsel Tasarım Öğretisi der ki: “İnsan ilişkilerinde hafif olmalı. Küçük şeylerden keyif alan, ihtiyaç gideren tarafta olmalı.” 

Sonra kendi kendine düşünmeye başladı.

Bazı insanlar hafif bir ruha sahip, kuş misali. İnsanlarla iletişim kurarken de hafif, herhangi bir işi yaparken de. Adeta dünyaya bir göz atmaya gelmiş gibiler. Kimseyi yormadan gelip geçecek kadar beklentisiz.

Bazı ruhlar da çok ağır. Gerçeği algılarken de ağır, hayatı yaşarken de. Hayatta her şey onlara ağır gelir. Ayak sürüyen, “ama” ile başlayan cümleler kuran ve her şeye bir bahanesi olan kişilerdir. Onlara bir iş söylendiğinde hemen akıl vermeye başlarlar. 

Hafif ruhlar ilişkide insanı yormazlar. Küçük jestler onları mutlu eder. Bir insanı mutlu etmeyi de bilirler ve bunu çok doğal haliyle yaparlar. İnsanlar hafif ruhların yanında durunca hafiflemiş hissederler. İnsana iyi gelirler. 

Oysa ağır ruhlar öyle değildir. Vazgeçemedikleri bağımlılıkları vardır. Kızgın veya kırgındırlar, bu nedenle hep eleştirirler. Sanki dünyada tek haksızlığa uğramış kendileriymiş gibi düşünürler. Onların yanında insan kendini suçlu gibi hisseder. Ne yapman veya ne söylemen gerektiğini en iyi onlar bilirler. İnsanlar bu ağır ruhlu kişilik tiplerinden uzaklaşınca anlar başına geleni ve “Ne yaşadım ben?” derler.

Hafif ruh sıcak günde esen serin bir yel, ağır ruh soğuk günde yağmura eşlik eden ayaz gibidir. Biri ferahlatırken diğeri dondurur, hasta eder.

Hafif ruhlu olanın yüzünden tebessüm eksik olmaz. Kıymet bilir, hal hatır sorar, kötü günde acını, iyi günde mutluluğun paylaşır. Ağır ruh ise kötü günde yanında olsa da iyi günde sana verilene çok tahammül edemez. Haset ve fesatlık ruhunu ağırlaştırdıkça ağırlaştırır. Oysa hafif ruhlar kardeşinin acısını acı bilir. 

Hangisi Olmak İstersin?

Bu düşünceler içindeyken kapı çaldı. Market çırağı elinde bir dolu poşetle gelmişti. Halime şaşkın bir şekilde “Aa bunlar da ne?” diye sorunca Ayşe hemen koşup çırağa minik bir harçlık verdi ve poşetleri içeri taşıdı. “Birkaç ev eksiğini tamamlamak istedim.” dedi gülümseyerek. “Ama ablacığım, senin gelmen bana nimet, niye zahmet ettin? Çok teşekkür ederim.” diyerek birbirlerine sarıldılar.  

Bu durumu gören Selma “Sevgi gösterileriniz bittiyse ben hazırım çıkabiliriz!” dedi. Ayşe ve Halime birbirine bakıp gülüşmeye başladılar. Herkes herkesi olduğu gibi kabul etmiş, kimse kimseye kızıp suçlamıyordu. Birlikte şehrin sokaklarına doğru aktılar. 

Halime kendine şu soruyu soruyordu:

“Peki ya şimdi sen hangisi olmak istiyorsun? Kuş gibi hafif, ilişkilerde yormayan bir insan mı yoksa şikayetlerle kendine bir yaşam alanı oluşturmuş ağır bir ruh mu?”

&

Deneyimsel Tasarım Öğretisi tutarlı, uygulanabilir, anlaşılabilir, faydalı bilgilerle hayatımızı kolaylaştırmamızı sağlar. Bu bilgilerle insan ailesiyle, arkadaşlarıyla, müşterisiyle nasıl daha etkili bir iletişim kurabileceğini öğrenir.

 


Yorumlar