Ben Buna Değerim
Kadın ahenkle dans eden saçlarını savurup elindeki şampuanı göstererek; “Ben buna değerim!” dedi. Göz alıcı rengiyle bir araba vardı sonraki reklamda. Orada da bir adam “Sen buna değersin.” diyordu. Hakikaten insan hayatında nelere değerdi? İyi bir ev, araba, iş ya da iyi bir eş veya çocuklar mı? İnsanoğlu kendini çok kıymetli görür. Kendi için de her şeyin en güzelini ister. Karpuz seçerken bile en sulu ve lezzetli benim olsun ister. Peki, “En güzeli” nedir onun için? En güzeline ulaşmak için hiç mücadele etti mi ki?
Misafirliğe gelen arkadaşım çocuklarından dert yanıyordu. Biri saatlerce bilgisayar oyunu oynuyormuş. “Öyle ki yemek ve ihtiyaç molası hariç hiçbir şey yapmak istemiyor.” diyordu. Diğeri okula gitmeyip neredeyse devamsızlıktan kalacakmış. “Bak görüyor musun bizimle buraya bile gelmediler. Ne güzel sizin çocuklar hoş geldin diyor, servise yardım ediyorlar.” diye özeniyordu.
İnsanın çocukları ile problemleri olabilir. Bu problemi çözmek için şikâyet etmeyi ve dertleşmeyi bir çözüm sanmak gerçekten garip. Bir de üstüne kendi problemlerini çözmek isteyen ve mücadele edenlerle de alay eder insanoğlu. Onun beni kırdığı gibi ben de onu kırabilirdim. Arkadaşıma fayda vermek, bilinçlerini açmak için sorular sormaya karar verdim.
"Sen oğlunun gitmediği dershanesine ne kadar ödedin bu yıl? Gittiği özel okulda da sınıfta kaldı demiştin galiba. Sana bu iki kurumun maliyeti kaç liraya geldi? "
"Ee şey, baya para döktük tabi ama çocuğun eğitimi bizim için önemli, biliyorsun."
"Peki, sen kendin için ne kadar önemlisin? Senin bireysel gelişimin, oğlunun gitmediği okulundan daha mı az önemli? Veya şöyle düşün, bir anne daha iyi, daha güçlü olduğunda çocuklar da daha iyi olmuyor mu? Anneler mutlu olduğunda çocuklar da daha mutlu olmuyor mu? Çocuğunu hayata hazırlarken sana doğru yöntemleri veren bir kapıyı neden kapatıyorsun? Sen buna değmez misin? Ben bu değeri kendime veriyorum."
"Haklı olabilirsin ama sana söylemesi kolay tabi. Çocukların hayatın içinde aktif, çalışıyor ve bu yüzden çok şanslısın. Ne oyun, ne de telefon bağımlılıkları var."
Deneyimsel Tasarım Öğretisi der ki; “Büyüten değil, yetiştiren ebeveyn kıymetlidir. Anne baba, hayat okulundaki çocuklarını birer çırak gibi yetiştirip hayata karşı hazırlamalıdır.”
Ben mi şanslıyım yoksa onlar mı? Tüm imkânlarımı onların önüne serebilirdim. Bunun yerine onları hayata hazırlamayı tercih ettim. Kendi imkânlarını oluşturmaya onları teşvik etmek bir seçenek. Bu o imkânı ona vermekten daha değerli değil mi? Bu bir şans mı yoksa seçenek mi? Bu eserin altında çok büyük bir emek, sabır ve deneyim var.
"Valla aslına bakarsan o dediğin de doğru. Kimse annesinden yetişmiş bir şekilde dünyaya gelmiyor. Biz bir yerlerde yanlış yaptık ama nerede bulamadık."
"Biz evladımıza öğrendiklerimizden yola çıkarak önce dostun kılıcını gösterdik. Dostun kılıcı, insanı güçlendirmek içindir, düşmanın kılıcı ise yaralamak içindir. Çocuklarımızı yetiştirmeyip sadece imkânlarımızı paylaşmak dostluk olamaz. Hiçbir insan hak etmediği imkânı eline hazır verdiğinde onu verimli kullanamaz. Hak etmediği giysi insanın üzerinde eğreti durur. Sana, çocuklarına dostun kılıcını göstermeyi tavsiye ederim. Umarım seni kızdırmadım veya üzmedim. İşine karışmaktan ziyade amacım deneyimlerimi paylaşmaktı. Aslında bildiğimiz ama düşünüp test etmediğimiz, uygulamaya geçirmediğimiz için de faydasını göremediğimiz gerçekler bunlar."
"İyi niyetinden eminim arkadaşım, sağ olasın, farklı bir açıdan bakmamı sağladın, bunları düşüneceğim."
Biz çocuklarımız üzerindeki yetki ve sorumluluğu iyi kullanmak zorundayız. Çünkü bir süre sonra onlar kendi yetki ve sorumluluklarını kullanacaklar. Bu yüzden o gün gelmeden doğru yöntemlere ve gerçek bilgilere ihtiyaç var. Onlara hayatta karşılaşacakları riskleri, problemleri onunla karşılaşmadan anlatmak ve yönlendirmek gerekiyor. Eğer bu bilgilere sahip olurlarsa rahat eder ve doğru seçimler yapabilirler. Seçeneklerin insana ne getireceğini bilmeden nasıl insan karar verebilir ki? Biz bunu onlara verebilsek yani seçenekleri anlamayı. Gerisi zaten onların kararı ve yaşamı.
İnsanoğlu hayatın içinde her şeyin en iyisini arar. Kendine en iyisini layık görür. Ama hayatının tüm yönlerinde, “İyileşme” sağlayacak bilgiler var dendiğinde hemen şüpheye kapılır. “İyi” ye ulaşmak için çaba sarf etmeden nasıl “iyi” olunur?
“Ben buna değerim.”
Evet, sen buna değersin! Hayatın içinde dününe göre daha mutlu, başarılı olmanı sağlayacak yöntemleri öğrenmeye değersin. Yeter ki kendini öğrenmeye aç. “Bunlar zaten bildiğim şeyler” diyerek kendine sınır koyma. Ancak o zaman gerçek seni fark edeceksin...
&
Deneyimsel Tasarım Öğretisi tutarlı, uygulanabilir, anlaşılabilir, faydalı bilgilerle hayatımızı kolaylaştırmamızı sağlar. Bu bilgilerle insan ailesiyle, arkadaşlarıyla, müşterisiyle nasıl daha etkili bir iletişim kurabileceğini öğrenir.
“Ben buna değerim.” :)
YanıtlaSilİyi olmak isterken aslında en çok zarar gören insan nasılsa yanılıyor 🌸🌸 kaleminize sağlık
YanıtlaSilÇocuk yetiştirmede hep yaptığımız yanlışlar 🌸🌸 elinize sağlık
YanıtlaSilElinize sağlık çok güzel bir yazı 🌸🌸
YanıtlaSilHayatın her alanında rahat edebilmek, neyi neden yaptığımızı bilmek, büyüten değilde yetiştiren ebeveyn olmak için gerçekten bu ilme değer ve hatta az bile. Yazara teşekkür ederim kaleminize sağlık
YanıtlaSilHer insan hem kendine hem de çevresine değer kattıkça değerlenir 🌱
YanıtlaSilBende buna değerim :)
YanıtlaSilKaleminize sağlık 🌸
En iyi yatırım dününe göre daha iyiye götüren neyse ona yatırım.
YanıtlaSilBen de buna değerim;)