Z Kuşağı Ormandan Nasıl Çıkacak? - 3. Bölüm

Z Kuşağı Ormandan Nasıl Çıkacak? - 3. Bölüm 

Güneşin ilk ışıkları yüzlerini aydınlatmaya başlamıştı ki oğlanlardan bir tanesi uyandı. Onun nöbeti değildi ama herkes de uyuyordu. Herkesin uyuması dikkatini çekti. Sonra gece her yeri kaplayan duman geldi aklına. Şu anda dumandan eser yoktu. Çok gecikmeden diğerlerini uyandırdı. Gençler ne yapacaklarını, ormandan nasıl çıkacaklarını hala bilmiyorlardı. Kendi aralarında fikir alış verişi yapmaya çalışırken olay yine tartışmaya döndü. 

O sırada bir tanesinin başına yukarıdan sert bir şey düştü. Sonra bir tane daha, sonra başka birine daha, sanki gökten taş yağmaya başlamıştı. Nihayet sona erdiğinde yukarı baktılar ve tam altında durdukları ağaçtaki karga sürüsünü fark ettiler. İçlerinden bir tanesi gökten düşen şeylerin taş değil de ceviz olduğunu söyledi. Hepsi şaşkınlık içinde yere baktı. Gerçekten de cevizdi bu düşenler. Ağaçları tanımadıkları için gece boyunca ceviz ağacının altında durduklarını anlayamamışlardı.

Kargalardan biri süzülerek aşağı indi. "Kahvaltı etmek istersiniz diye düşündük." dedi eğlenceli bir sesle. Artık hayvanların kendileriyle konuşmasını yadırgamıyorlardı. "Eve nasıl gideceğiz?" dedi oğlanlardan biri. Karga gülümsedi "Öğrenmeniz gerekenleri öğrendikten sonra çıkış size gelecek." dedi sanki ceylanı duymuş gibi.

"Ben kargaların lideriyim. Sizin lideriniz kim?" diye sordu karga. Gençler lider seçmemişlerdi. Gözlerini kırpıştırarak birbirlerine baktılar. "Bir lidere ihtiyacımız yok." dedi bir kız. Hepsi aynı fikirde olduklarını göstermek için başlarını salladılar. Karga bir kahkaha attı. Doğada bütün sürülerin lideri vardır. Ekip olarak hareket etmeniz gerekiyorsa lider seçip o lidere hem uymak hem de yardımcı olmak zorundasınız." 

"Oooofff!!!" diyerek çığlık attı diğer kız. "Bunların hepsi saçmalık, eve gitmek istiyorum." Hepsi yine ayni fikirdeydi. "Sabırlı olmalısınız." dedi karga. "Ben sabretmeyi sevmem." dedi dişlerinin arasından konuşan oğlan. 

Karga Z kuşağına hak veriyordu. Çünkü sabretmeyi öğrenmelerini sağlayacak deneyimleri yoktu. Bilge bir ses tonuyla, "Bir an önce eve gitmek istediğinizi, sonuçlara hemen ulaşamazsanız gerildiğinizi biliyorum. Ancak sabrı öğrenmezseniz önünüze çıkacak zorluklarla mücadele edemezsiniz. Duygularınızı yönetmeyi öğrenmelisiniz sevgili Z kuşağı." dedi karga. 

"Bu kuralları kim koyuyor?'' dedi erkeklerden biri. "Ben kuralları sevmem." 

"Soru sormak, şüpheci bir zihin harikadır." dedi karga. "Ama sorgulamak başkadır. Kuralların varlığıyla ilgili sorular sormanız ve bu konuda zihninizi aktif tutmanız kaldırılması veya güncellenmesi gereken kurallar için çok gerekli. Ancak yeri geldiğinde faydalı bir hedefe giderken, sizi hedefinize götürecek faydalı kurallara uymayı ve liderinizin otoritesini kabul edip ona güvenmeyi de öğrenmek zorundasınız. Bunlar doğanın kuralları. Bu kuralları birileri koymaz. Bizler sorunlarımızı çözebilmek için farklı yöntemler geliştirdikçe keşfederiz. Sizlere de bu keşfedilmiş bilgileri aktarıyorum." 

Gençler bu konuşmalardan hiç memnun kalmıyordu çünkü orman sakinlerinin onlara önerdiği şeyleri yapmakta çok zorlanıyorlardı. 

İsteksiz de olsa "Tamam, şimdi ne yapacağız?" dedi ikinci sırada uyanan oğlan. Karga beklediği soruyu duymuştu. "Yapmanız gerekeni biliyorsunuz." derken ok gibi dimdik ve hızla gökyüzüne doğru uçtu. Ağaçta bekleyen kargalar uğultuyla liderlerini takip ettiler ve gökyüzünde süzülmeye başladılar. Ilk uyanan oğlan "Lider seçmeliyiz." dedi. Gönülsüz de olsa oylayarak ilk uyanan oğlanı lider seçtiler. Çünkü bu ormana geldiklerinden bu yana aralarında en mantıklı konuşan oydu. 

"Eee şimdi ne yapacağız sevgili liderimiz?" diye sordu kızlardan birisi alaylı bir ses tonuyla. İlk uyanan oğlan karganın sözlerini anlamıştı. "Ormana gireceğiz ve faydalı olacağız. Bu ormana geldiysek bir faydamız olmalı." dedi. Tekrar yürümeye başladılar. Ormanda faydalı olabilecekleri bir şeyler arıyorlardı. Düşmek üzere olan bir kuş yuvası buldular ilk önce. Sağlamca yerleştirdiler. Yabani sarmaşıkların henüz genç sayılabilecek ağaçların dallarına sarıldığını fark ettiler  ve temizlediler. Ters dönmüş bir kaplumbağa, doğum yapmak üzere olan bir tavşan ve ayağı kırılmış bir tilki... 

Neredeyse akşam olmak üzereydi. Yorulmuş ve acıkmışlardı ama ilginç bir şekilde çok mutlu ve kendilerini oraya aitmiş gibi hissetmeye başlamışlardı. Gün boyunca denk geldikleri ağaçlardan meyve toplamışlar ve herkes topladığı meyveleri arkadaşlarıyla paylaşmak üzere ortaya çıkarmıştı ki ağaçların arasından beş tane yılkı atı çıkageldi.


Gençler yardıma ihtiyaçları olup olmadığına bakıyorlardı ki sürünün lideri gibi duran at "Harika bir iş çıkardınız Z kuşağı." dedi. 

"Gelin de sizi çıkışa götürelim." dedi dişi olduğu sesinden anlaşılan başka bir at. Lider olan oğlan "Yılkı atlarının çok özgür hayvanlar olduğunu biliyoruz. Sırtınıza binmemize izin vermezsiniz ki." dedi masum bir sesle. Yılkı atları gülümseyerek birbirlerine baktılar. "En asimiz bile iyi bir eğitimle en faydalımıza dönüşebilir." dedi sürü lideri. "Simdi izin verin biz de size fayda verelim."

Hepsi atlarına binmişler ve eğlenerek ormanın içinde yürürlerken; "Sizi misafir etmek bize onur verdi Z kuşağı. Bu ormanda aldığınız dersleri akranlarınıza da öğretmek zorundasınız. Geri döndüğünüzde ilk göreviniz bu olsun. Sizi tanımak güzeldi." dedi dişi at anaç sesiyle. Gençler ne diyeceklerine karar vermeye çalışıyorlardı ki atlar hızlanmaya başladı. Hızlandılar hızlandılar... Gençler artık tutunamıyorlardı ve tek tek atlarından düşmeye başladılar. Atından düşen kendini ülkelerindeki meydanda buluyordu. Sanki hiç bir şey olmamış gibi eğlence devam ediyordu. Hepsi geri döndüğünde biraz buruk ama daha çok mutlu yüzlerle birbirlerine baktılar. Hepsi ne yapmaları gerektiğini biliyordu. Heyecanla topluluğa karıştılar. 

&

Deneyimsel Tasarım Öğretisi tutarlı, uygulanabilir, anlaşılabilir, faydalı bilgilerle hayatımızı kolaylaştırmamızı sağlar. Bu bilgilerle insan ailesiyle, arkadaşlarıyla, müşterisiyle nasıl daha etkili bir iletişim kurabileceğini öğrenir.

Yorumlar

  1. Çok güzel mesajlar var . Anlayanlara yol gösteren hayat kuralları var benden söylemesi sizden bulması selametle kalın.

    YanıtlaSil
  2. Kaleminize sağlık

    YanıtlaSil

Yorum Gönder